5-6 Ocak Hadiseleri
5-6 Ocak Hadiseleri, Osmanlı Devleti’nin içine düştüğü iç ve dış sıkıntılar tesiriyle 5-6 Ocak 1603 tarihinde padişahın da içinde bulunduğu bir takım karışıklıklar meydana gelmiştir. Bu olaylara tarihte 5-6 Ocak Hadiseleri denilmiştir.
Yemişçi Hasan Paşa ile Şeyhülislam Sunullah Efendi’nin Çekişmesi
Esasında 5-6 Ocak Hadiseleri Sadrazam Yemişçi Hasan Paşa ile Şeyhülislam Sunullah Efendi’nin çekişmesi olarak gözükmektedir. Yemişçi Hasan Paşa sadarete geçmesinin akabinde kendi adamlarını önemli mevkilere atamaya başlamıştı. Şeyhülislamın yapması gereken atamaları da kendisinin yapması Şeyhülislam Sun’ullah Efendi’yi rahatsız etti. Bunun üzerine Sun’ullah Efendi, Sadrazamın sefere gitmemesini sert bir şekilde eleştirmeye başladı. Akabinde Yemişçi Hasan Paşa, Sun’ullah Efendi’yi görevinden aldırdı. Sadrazamın sefere çıkmamasına muhalefet ettiği için azledilen Sun’ullah Efendi’nin sipahilerle arası iyiydi. Diğer taraftan ise Yemişçi Hasan Paşa’nın da yeniçerilerle arası iyiyidi. Zaten araları gergin olan bu iki askeri sınıfın, kişilerin kendi menfaatleri yüzünden gerginlikleri daha da artacaktır.
Nihayet sefere çıkan Yemişçi Hasan Paşa yerine Saatçi Hasan Paşa’yı bırakmıştı. Gittikçe kötüye giden durumlara tepki olarak 5 Ocak 1603’te sipahilerin önderliğinde bir takım karışıklıklar çıktı. Padişah dönemin teamüllerine aykırı olarak isyan eden gurupla ayak divanında görüştü. Bazı önde gelen Sipahiler bizzat padişaha hitap ederek devletin durumunu eleştirip bazı devlet adamlarını şikâyet ettiler.
İsyancılar özellikle Padişahın annesi Safiye Sultanın saraydan uzaklaştırılmasını istiyorlardı. Padişah onlara annesinin ve paşalarının kusuru olmadığını bütün kabahatin kendisini haberdar etmeyen Saatçi Hasan Paşa’ya ait olduğunu söyledi. Bunun üzerine Saatçi Hasan Paşa huzura getirildi. Valide Sultan ve Kapı ağalarının kendisine gönderdiği mektuplarını gösteren Paşa kendisini kurtardı. Bunun üzerine zor durumda kalan Padişah, Saatçi Hasan Paşa’nın yerine Güzelce Hasan Paşa’yı tayin ederken Sun’ullah Efendi’yi de yeniden Şeyhülislamlığa atadı. Padişah artık devlet işlerinde sadrazamdan başka kimseyi karıştırmayacağını söyledi. Ancak bu kararlar isyancı askerleri yatıştırmaya yetmedi. İsyancılar valide sultanın uzaklaştırılmasını ve ağaların kedilerine teslim edilmesini istediler. Padişah istemeye istemeye Kapı ağası Gazanfer Ağa ile Darüssaade Ağası Osman Ağa’nın kafasını vurdurdu ve isyancılara teslim etti. Annesinin uzaklaştırılmasını ise bir şekilde önledi.
Tüm bu olaylarda asıl hedef olan Yemişci Hasan Paşa ile ilgili ilginç bir şekilde karar alınmamıştı. Durumdan haberdar olan Yemişci Hasan Paşa hemen İstanbul’a döndü. Nişanlısı Ayşe Sultan’ın sarayında olduğu duyulunca Sun’ullah Efendi idamı için fetva verdi. Ancak haberi alan Padişah idama karşı çıkarak vezirleriyle kendi arasına kimsenin giremeyeceğini söyledi.
Gelişmeler üzerine Ağakapısı’na sığınan Yemişci Hasan Paşa, Padişaha yolladığı arzda olayların baş müsebbibi olarak Sun’ullah Efendi olduğu bildirildi. Onun ortadan kaldırılmasını, Sadaret Kaymakamı olan Güzelce Mahmud Paşa’nın da isyandaki rolü ve nişanlısı Ayşe Sultan’a ilgisinin etkisiyle de idamını talep etti.
Yeniçerilerin desteğini alan Yemişci Hasan Paşa sonunda isteklerini Padişah’a kabul ettirmeyi başardı. Zorba sipahi liderleri teker teker yakalanıp idam edildi. En büyük rakibi olan Sun’ullah efendiyse görevden alındı. Yemişci Hasan Paşa artık rakipsizdi ve Padişah nezdinde itibarını artmıştı.
Ardından Yemişci Hasan Paşa kendi otoritesini arttırmak için Valide Sultanı devreden çıkarmayı planlamaya koyuldu. Padişaha yetkilerin annesinde olduğunu bu durumun önüne geçilmesi gerektiğini söyledi. Bu istek Sadrazamın son isteği oldu. Görevden alındıktan 12 gün sonra idam edildi. Yerine Mısır’da bulunan Malkoç Ali Paşa getirildi. Tüm bu karışıklıklara rağmen Safiye Sultan’ın konumu korumayı başarması onun gücünü bize göstermesi açısından mühim bir delildir.
Sonuç olarak tüm bu olaylar bize Osmanlı yönetim yapısındaki değişimin yansımalarını tüm açıklığıyla göstermektedir.